Fenerbahçe Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koç, kongre üyeliğinde 25. Yılını tamamlayarak Yüksek Divan Kurulu Üyesi olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılım sağladığı Fenerbahçe Spor Kulübü Yüksek Divan Kurulu (YDK) Ekim Ayı Olağan Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu.
Ali Koç şu şekilde konuştu:
“Fenerbahçe Spor Kulübü üyeliğinin 25. Yılını dolduran Sayın Cumhurbaşkanımız Yüksek Divan Kurulu üyemiz oldu. Biz, 12 Cumhurbaşkanımızın altısının Fenerbahçeli olmasından gurur duyuyoruz. Ancak sadece bir tanesi YDK üyesi oldu. Yanılmıyorsam da Cumhurbaşkanımızın Fenerbahçeliliği diğerlerine göre biraz daha farklı. İlerleyen dakikalarda da göreceğiz. Şahsım ve camiamız adına sizi canı gönülden tebrik ediyorum. Cumhurbaşkanımızın Fenerbahçe sevdalısı olması, aynı renklere gönül vermemiz ve bugün itibarıyla bizlerin bir parçası olması, Yüksek Divan Kurulu üyeliğine geçiş yapması, hem Kulübümüz hem de bizler için bir gurur vesilesidir. Bu camia çok tarihi günler yaşadı. Bugün camiamız için tarihi günlerden biridir. Kendilerine davetimizi kırmayarak teşrif ettikleri ve bu tarihi günde aramızda oldukları için camiamız adına şükranlarımı sunuyorum. Bugün zat-ı alinizle Türk sporunun sorunlarını veya Fenerbahçe’nin hedeflerini, prensiplerini, ihtiyaçlarını yahut spor camiasının tartıştığı diğer güncel konuları paylaşarak, bu özel buluşmanın coşkusunu azaltmak ve değerli vakitlerinizi heba etmek istemiyorum. Ben izninizle bugün bu salonu dolduran tüm üyelerimizin ve burada olmayan milyonlarca Fenerbahçelinin yürekten paylaştığına emin olduğum Fenerbahçeliliğin dünya görüşünü ve duruşunu kısaca anlatmak istiyorum”
“FENERBAHÇE VATANSEVERDİR”
Her şeyden önce Fenerbahçeli vatanseverdir. En önemli kuruluş amaçlarımızdan biri olan, vatanın gençlerini, zorluklara ve askeri seferberliklere vatanın korunması için hazırlama düsturundan hareketle Fenerbahçeli savaş zamanı ülkesinin müdafaasına koşar ve tarih bunların örnekleriyle doludur. 1.Dünya Savaşı’nda olduğu gibi Çanakkale’ye topraklarımızı savunmak için sahada akan teri kurumadan formasını çıkarıp üniforma giyen de Fenerbahçe’ydi, Mustafa Kemal Paşa’nın emriyle Kurtuluş Savaşımızda Anadolu’ya silah ve mühimmat kaçıran da bu şanlı camiaydı. Sınırlı imkânlarına rağmen işgal kuvvetlerine karşı çıktığımız 50 futbol maçının 41’ini kazanarak Milli Mücadelemize moral veren ve o tarihi son maçta da General Harington Kupası’nı kaldırarak cephede yendiğimiz işgal kuvvetlerini yeşil sahada bir kez daha bozguna uğratan da yine Fenerbahçe’ydi. Fenerbahçeli barış zamanında ülkesini uluslararası müsabakalarda en iyi şekilde temsil etmek için çabalar, uğraşır, ter döker. Cephede ordusunun, salon ve sahalarda ise Şanlı Bayrağımızın emrinde olmuş bir camiadır”
“BARIŞ PINARI HERAKATININ TÜM KALBİMİZLE YANINDAYIZ”
“Bugün de Barış Pınarı Harekatı’nın tüm kalbimizle yanında yer aldığımızı daha ilk anda dünyaya ilan ettik. Bu vesileyle tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize ise acil şifalar diliyoruz. Haklı mücadelemizde Türk Silahlı Kuvvetlerimize bir kez daha kuvvet, kudret ve muvaffakiyetler temenni ediyoruz. Allah yar ve yardımcımız olsun. Halkın takımı Fenerbahçe, herkesin takımı Fenerbahçe demokrasiye inanır ve demokratik değerlere bağlıdır. Kulübümüzün bütün yetkili organları, kurulları ve kararları demokratik süreçlerle belirlenir. Temsilci üyelerimizi de eklersek aşağı yukarı 43 bin üye ile Türkiye’de en büyük üye sayısına sahip spor kulübü olan Fenerbahçe’de, her Fenerbahçeli’nin kulübüne üye olma hakkı ve de kulübünün geleceğinde söz hakkı vardır. Fenerbahçe’nin en büyük güç kaynağı, üyelerinin iradesine ve milyonlarca taraftarının desteğine dayanmaktır. Fenerbahçeli, tıpkı kulüp içinde olduğu gibi ülke yönetiminde de demokrasinin gereğine ve erdemine inanır. Milli iradeyle seçilmiş devletimizin her bir yöneticisine saygı gösterir. Boynu kıldan incedir. Her daim devletinin yanında olmak Fenerbahçeli duruşunun olmazsa olmaz koşuludur”
“FETÖ İLE MÜCADELE”
Fenerbahçeli hukukun üstünlüğüne ve adalete inanır. Hukukun ve adaletin olmadığı hiçbir sürecin parçası olmayı asla kabul etmez. Hukuk ve adalet dışı muamelelere maruz kalmaya da rıza göstermez ve tüm gücüyle karşısında durur. 3 Temmuz’da camiamıza yapılan hain FETÖ kumpasında dostumuz da düşmanımız da bu tavrımızı gördü. Başkanımız Sayın Aziz Yıldırım’ın liderliğinde, yönetim kurulumuz, sporcularımız, çalışanlarımız ve her şeyden önemlisi milyonlarca taraftarımızla camia olarak en yalnız kaldığımız bu süreçten topyekûn mücadele ettik. Maddi-manevi çok ağır bedeller ödedik, halen de ödemeye devam ediyoruz. Ancak, Sayın Cumhurbaşkanımız başta siz olmak üzere vicdanlı ve objektif herkesin de takdir ettiği gibi, bu örgütün alçak teşebbüsüne hem de en güçlü oldukları dönemde boyun eğmedik. FETÖ’ye karşı direnme noktasında ülkemize öncü olduğumuzu ve direnişi başlattığımızı düşünüyoruz. Bize reva görülen haksız muamele karşısında, ne yazık ki bu durumu fırsat bilerek kendi lehlerine rekabet avantajı yaratmak amacıyla organize ve örgütlü bir şekilde kulübümüze saldırıları da yaşadık. Nitekim geri dönüp baktığımızda mağduriyetimizden sportif anlamda istifade edenlerin olduğu da inkar edilemez. Ancak unutmayalım ki bu hain saldırının yapıldığı tarihte, dönüp o günleri hatırlarsınız Fenerbahçe hem sportif hem de mali açıdan rakiplerinden fersah fersah öndeydi. O sezon 5’te 5 yapmıştık. Her şeye rağmen, tüm bu yaşananlara rağmen o gün de, hiçbir zaman hukuka ve adalete olan güvenimizi kaybetmedik, ve güven duymaya da devam ediyoruz. 15 Temmuz’da yaşanan korkunç olaylardan ve zat-ı alinizin liderliğinde milletimizin hain FETÖ saldırısını püskürtmesinden sonra yaşanan süreçte Ergenekon ve Balyoz’da olduğu gibi 3 Temmuz’da yaşananların da büyük bir kumpas olduğunu acı bir şekilde gördük. Her platformda daha önce de birçok kez seslendirdiğimiz gibi 3 Temmuz davası ile ilgili kararı Yargıtay’dan bekliyoruz. Geciken adalet adalet değildir. Er ya da geç bu kararın çıkacağına inanıyoruz. Biz camia olarak hem adalete güvenmeye devam edeceğiz hem de hakkımızın bir an önce teslim edilmesi için hukuki zeminde tüm çabalarımızı sürdüreceğiz”
“ÜÇÜNCÜ MADDEMİZ”
“Fenerbahçeli Cumhuriyet’e bağlıdır ve cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkar. Bu da üçüncü maddemiz. Fenerbahçe, Ulu önder Atatürk’ün “Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. Cumhuriyet idaresi faziletli ve namuslu insanlar yetiştirir” sözünü felsefe olarak benimsemiştir. Cumhuriyet’imizin ilke ve değerlerine bağlılık, camiamızın vatanseverliğinin doğal bir sonucudur. Fenerbahçeli, bu topraklarda bir millet olarak birlikte ve kardeşçe yaşamanın, çağdaş uygarlık seviyesini yakalamak, hatta hatta ötesine geçmenin Cumhuriyetin temel hedefleri olduğunun bilincindedir. Ve de Atatürk’ün yakmış olduğu meşaleyi sonsuza kadar taşımaya kararlıdır. Bu vesileyle 96. yılına erişeceğimiz Cumhuriyet Bayramımızı şimdiden kutluyorum. Sağlık, huzur ve refah içinde tüm ülkemize nice Cumhuriyet bayramları diliyorum” (BSHA)
>