Kovid-19 kurallarından birçoğu kaldırıldı. Artık açık havada maske zorunluluğu ve HES kodu sorgulaması sona erdi. Peki TÜSAD hekimleri bu konuda ne düşünüyor? Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı’ndan Prof Dr. Can Öztürk Kovid-19 ile mücadelede yeni dönem getirilmesi hakkında konuştu.
Kovid-19 önlemlerinin kaldırılmasına yönelik yeni uygulamanın tartışmaya çok açık olduğunu söyleyen TÜSAD Hekimlerinden Can Öztürk, “Sayın Fahrettin Koca tarafından açıklanan koronavirüse yönelik toplumsal boyutta uygulanan önlemlerin bir çoğunun kaldırılmasına yönelik, yeni uygulama gerçekten tartışmaya çok açık bazı noktalar içeriyor. Bunların başında da kapalı ortamlardaki maske konusunda getirilen yeni düzenlemeler… Şimdi kapalı ortamlarda maske takılması konusunda, havalandırmanın iyi olması gibi bir kriterden bahsediliyor. Ama bunu kim değerlendirecek? Bu kriterin objektif bir değerlendirme parametresi var mıdır,yok mudur? Açıkçası bunlara hiç değinilmemiş. Zaten ölçülmesi de çok mümkün değil. Bunun uygulanabilir tarafı yok. Sonuçta havalandırmanın iyi olup olmadığına, örneğin iş yerleri için iş yeri sahipleri,kurumlar için kurum yöneticileri, onun dışında da diğer ortamların yetkilileri, görevlileri karar verecektir. Böyle bir uygulama ciddi anlamda tartışmaya açık bir hale geliyor” diyerek kapalı ortamlarda maske takılmamasının uygulanabilir bir tarafı olmadığını söyledi.
KAPALI ORTAMLARDA HAVALANDIRMANIN YANI SIRA GEÇİRİLEN SÜRE ÖNEMLİ!
Kapalı ortamlarda geçirilen sürenin pandeminin başından bu yana göz ardı edildiğine değinen Öztürk “Bu noktada bir şey göz ardı ediliyor. Özellikle onu vurgulamak istiyorum. Kapalı ortamlarda mesafe önemli bir kavram ama, en azından restoranlarda, cafelerde ve diğer insanların birlikte vakit geçirdiği ortamlarda mesafenin korunduğunu kimse söyleyemez. Bu mümkün değil ve onun ötesinde maske zaten takılmayacak denilmiş. Pandeminin başından beri çok önemli olduğu halde dikkate alınmayan, ortam havalandırılmasıyla birlikte bence ön planda tutulması gereken şey, orada geçirilen süreydi. Kapalı mekanlarda bir kişinin yarım saat süre geçirmesiyle,3 5 saat süre geçirmesi arasında virüse maruz kalma, eğer maruz kaldıysa aldığı virüs açısından gerçekten büyük bir fark oluşturuyor. Dolayısı ile en azından bu konuda bir vurgulama yapılması gerektiğini düşünüyorum. İnsanların bu konuda bilgili olmasını beklemek durumunda değiliz. Ama kişisel korunmalarına önem veren kişiler için en azından geçirilen sürenin önemli olduğunu vurgulamamız gerektiğini düşünüyorum.
POZİTİF OLAN KİŞİLERE ŞU AŞAMADA ÖZGÜRLÜK GETİRİLMİŞ OLDU!
HES kodu sorgulamasının bir zamandan sonra anlamını yitirdiğini belirten Can Öztürk “Kapalı ortamlar ile ilgili uygulamalarda bazı Avrupa ülkelerinde özellikle bu kısıtlama kalktı. Benim bildiğim Fransa’da, Almanya’da kapalı mekanlarda maske zorunluluğu bir süre önce kaldırıldı. Ancak Fransa’da kapalı ortamlara girildiğinde muhakkak aşı sorgulaması yapılıyor. Aynen HES kodu gibi kişinin kapalı mekana girerken, cep telefonundan aşı durumu ve tam doz aşılı olup olmadığı sorgulanıyor. Bizde zaten HES koduna hiç entegre edilmedi. Sonuçta yapılmalıydı bence bu ,yani HES kodu da bir zamandan sonra anlamını kaybetmeye başladı ve hiçbir zaman entegre edilmedi. Burada tabii ki şu olacak, koronavirüs açısından pozitif olan birisi kendi HES kodu sorgulamasında, pozitif olduğu için en azından bu 7 günlük süreç içerisinde alışveriş merkezlerine ve diğer ciddi kontrol yapılan yerlere giremiyordu. Şimdi her yere girebilecek. Esasında bakarsak pozitif olan kişilere şu aşamada çok ciddi bir özgürlük getirilmiş oldu. 5 7 günlük toplu mekanlara giriş kısıtlamaları ortadan kaldırılmış oldu. Bu noktada mağdur olan insanlar olacak. Bu bakımdan kapalı mekanlarda insanların daha çok temkinli olması gerekiyor ve şu aşamada kendi önlemlerini almaları zorunlu olarak duruyor” dedi.